Şurdakileri al, güzelce temizle, ve ait oldukları yere koy!
إحمل المعدات وأمسح الأرضية وإرجعها مكانها
O kadar derin kesilmiş ki yerde mide asidi izleri bulduk.
قطع نفسه عميقا وجدنا آثار حمض المعدة على الأرض
Yağışlı geçen kış, toprağı oldukça yumuşatmış.
ذلك الشتاء جعل الأرض خصبة ومعدة للزراعة
O kadar derin kesilmiş ki yerde mide asidi izleri bulduk.
لقد جرح نفسه, وجدنا آثار مواد المعدة الحمضية على الأرض
Dünyanın bugüne kadar gördüğü, piyasadaki en iyi arazi donanımı parçası.
مَجموعة معدات تٌسيطر على الأرض .لم يراها العالم من قبل
Bunları konuşmanın zararı olmaz, değil mi?
هو يمتلك أرضه، و المعدات التي يستخدمها ليحصد بها محصولاته
Rush taşları kullanmak istiyordu... ...programsız, izinsiz bir Dünya ziyareti istiyordu... ...eğer köstebek kendisi olsaydı tam da bunları isterdi.
(راش) طلب إذن مفتوح وزيارة غير معد او مصرح بها للارض هذا بالضبط ماكان ليفعله
Arazi, hasadını biçerken kullandığı ekipman, müşteriye doğrudan satış yaptığı... ...pazara giderken kullandığı araç hep onun.
هو يمتلك أرضه، و المعدات التي يستخدمها ليحصد بها محصولاته و الشاحنه التي يقودها لينقل منتجاته إلى سوق المزارعين ليبيعها
Her gece dostum Nathaniel enstrümanlarını bir köşede bırakıp... ...yağmacılar ve dolandırıcıların, sokaklara saçılan sarhoşların... ...beslenmek için girdikleri pisliklerin arasında sıçrayan... ...kocaman et yığını ebadındaki sıçanların arasında kafasını yastığını koyuyor.
كل ليله ، صديقي "ناثانايل" يرجع المعدات .و يضعها على الأرض .و ينام بين المفترسين و المزدحمين .بين مخمورين متمددين على الطريق